.:: Lokman AYVA ::. İstanbul Milletvekili
Lokman Ayva'nın Resmi ve İstanbul Resimleri
Yakınlaştır
1x 2x 4x 6x 8x

Türkçe - English

New Page 1

İLETİŞİM

 

 

 
 
Dışlama Yasası Milletvekili Bilgi Notu

AZİZ MİLLETİMİZİN KIYMETLİ VEKİLİ;

 

Torba Kanun’daki özürlüleri dışlayıcı ve ayrımcı madde hakkında bilgi sunma ihtiyacına istinaden, iddiamızı ve ispatlarımızı arz ederiz.

 

İDDİA:

Bu hüküm, Türkiye Cumhuriyeti'nin özürlü vatandaşlarını dışlayıcı, ayrımcı ve Partimizin programına, insan hakları ve hukukun evrensel temel kural ve normlarına aykırıdır. Asgari ücretin üzerinde maaş alan onbinlerce özürlünün işlerini kaybetmesine neden olacaktır. Böylelikle Partimiz'in de dünyadaki itibarını olumsuz yönde etkileyecek bir potansiyel meydana getirilmektedir.

 

"Müddei iddiasını ispatla mükelleftir." düsturu mucibince iddiamızı ve ispatlarımızı arz etmek isteriz...

 

İSPATLARIMIZ

İspat 1. Ayrımcı ve dışlayıcı madde metni hazırlanırken T.C. Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı gibi bir kamu kuruluşundan, Türkiye Sakatlar Konfederasyonu gibi bir sivil toplum kuruluşundan Partimiz'in Özürlüler Koordinasyon Merkezi'nden gizlenerek hazırlanmıştır. Her ne kadar İdare ve Konfederasyon'dan gelen temsilcilerle bu konunun görüşüldüğü söylenmişse de Müsteşar Yardımcısı X’in yanında İdare temsilcisi ayrımcı ve dışlayıcı metnin kendilerine gösterilmediği açık ve net olarak bildirilmiştir. Yine Konfederasyon temsilcisiyle görüştüğümüzde kendilerine böyle bir metnin gösterilmediğini ifade edilmiştir. Bütün bunlara ek olarak 07.12.2010 tarihinde parti grubumuzu ziyarete gelen özürlü yakınlarına refakat ettiğimiz bir sırada Sayın Bakan grup genel kurulunda yaptığı konuşmada "Lokman buna kızacak ama" diyerek ayrımcı ve dışlayıcı maddeyi eksik bilgi vermek suretiyle savunmuştur.

 

İspat 2. Kendisiyle telefon görüşmemizde bilmeyebileceği endişesiyle konuyu anlattık. Kendisi de "Bu metinden sonra özürlülere sadece asgari ücret ödenmesini bir problem görmem. (Bizim Ayrımcı ve dışlayıcı uygulamaları kastederek  "ahlaksızlık" olarak adlandırmamız üzerine) ahlaksızlık için de yapılacak bir şey yok." demiştir. Kendisine ulaştırılmak üzere "Kanun Torbasından Özürlülere Ne çıktı?" başlıklı yazıyı göndermemize, beraber çalıştığı müsteşar, müsteşar yardımcıları ve Çalışma Genel Müdürüyle ayrı ikişer ikişer veya toplu olarak görüşmemizde de bu hükümde ısrar edilmiştir. Hatta basın yoluyla kamuoyunu bilgilendireceğimizi kendilerine de ifade ettik.

 

İspat 3. 17.12.2010 tarihinde söz konusu metinlerin görüşüldüğü alt komisyonda tekrar metnin ayrımcı ve dışlayıcı durumu tarafımızdan belirtilmiş, ortaya çıkacak mağduriyetler anlatılmış, alt komisyon üyeleri de buna iştirak edince, bizim olmadığımız ve bize haber de vermeden bir başka toplantıda ayrımcı ve dışlayıcı özelliği değişmeden benzer metin tekrar gündeme getirilmiştir. İyi niyet istismar edilerek ve bakanlık etkisiyle Bursa Milletvekilimiz Sayın Sedat Kızılcıklı'ya imzalatılarak gündeme getirilmiştir. Alt komisyon üyesi olan Partimizin bir milletvekili metni imzalamamıştır.

 

Pekiyi eksik anlatılarak başarı gibi gösterilen her iki metin nedir ve iddia edildiği gibi Partinin programına, insan hakları ve hukukun evrensel temel kural ve normlarına aykırı mıdır?

 

METİN 1.(ilk hazırlanan metin)

"İşin niteliği veya teminde güçlük nedeniyle işyerlerinde özürlü çalıştırma konusunda güçlük yaşayan işverenler; başka işverene ait işletmelerde, kurulan ortak işletmelerde veya özürlü çalıştırmak amacıyla kurulan işletmelerde ilk defa işe alınan özürlülerin ücretlerini karşılayarak özürlü çalıştırma zorunluluğunu yerine getirebilir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, işverenin başvurusu üzerine işin niteliği veya teminde güçlük nedeniyle işyerinde özürlü çalıştırma konusunda güçlük yaşanıp yaşanmayacağını karara bağlar."

 

METİN 2. (Bursa milletvekilimiz Sayın Sedat Kızılcıklı'ya imzalatılan metin)"İşin niteliği veya teminde güçlük nedeniyle işyerinde kısmen veya tamamen özürlü çalıştırma konusunda güçlük yaşayan işverenler; doğrudan veya dolaylı olarak % 50 veya daha fazla ortaklığının olduğu holding bünyesi veya bağlı şirketler içinde veya aynı şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde ve organize sanayi bölgelerinde kurulacak ortak işletmelerde çalıştırılmasını sağlamak suretiyle bu maddede öngörülen yükümlülüklerini yerine getirebilirler. Hangi iş ve işyerlerinde kısmen veya tamamen özürlü çalıştırılamayacağı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Türkiye İş Kurumu ile en çok özürlüyü temsil eden üst kuruluşun birer temsilcisinden oluşan bir komisyon tarafından karara bağlanır. Komisyonun çalışma usul ve esasları,ilgili kurum ve kuruluşların görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir."

 

Metin 1 ve metin 2 'nin anlamlarını birlikte müsaadenizle arz etmek isteriz:

 

İspat 4. "İşin niteliği veya teminde güçlük nedeniyle işyerinde kısmen veya tamamen özürlü çalıştırma konusunda güçlük yaşayan işverenler;" ibaresi tamamen belirsiz bir ifadedir ve bu tür işyerleri olmaz ama olsa bile ceza kesilmemektedir. Zira deniz ve yeraltı işleri ile güvenlik şirketleri bu cezadan muaftır. Öte yandan İstanbul Deniz İşletmeleri ve TTK gibi kuruluşlar çalıştırdıkları özürlüleri şirketin başka işlerinde istihdam etmektedirler. Bir başka önemli husus da Türkiye'de tek çeşit bir özürlü grubu yoktur. Görme, işitme, ortopedik ve zihinsel özürlülerle beraber süreğen hastalar da vardır. İşveren bunlardan istediğini istihdam edebilir. Müteaddit defalar özürlülerin istihdam edilemeyeceği yerleri sormamıza rağmen her hangi bir cevap verilmemiştir.

 

İspat 5. "Doğrudan veya dolaylı olarak % 50 veya daha fazla ortaklığının olduğu holding bünyesi veya bağlı şirketler içinde veya aynı şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde ve organize sanayi bölgelerinde kurulacak ortak işletmelerde" ibaresi işin püf noktasını oluşturuyor.

 

İspat 6. Neden bir banka veya şirket "doğrudan veya dolaylı olarak % 50 veya daha fazla ortaklığının olduğu holding bünyesi veya bağlı şirketler içinde veya aynı şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde ve organize sanayi bölgelerinde kurulacak ortak işletmelerde" özürlü çalıştırmaya ihtiyaç duysun?

 

İspat 7. O şirketlerde özürlünün yapamayacağı işlerin olduğunu kim söylüyor?

 

İspat 8.           Bu şirket özürlüye çalıştırması gereken kuruluştakilerle aynı ücreti mi ödeyecektir? Sadece asgari ücretin ödenmeyeceğinin bir garantisi var mıdır?

 

İspat 9. Mevcut asgari ücretin üstünde bir ücretle çalışan on binlerce özürlünün işten çıkarılarak daha düşük maliyetli yani asgari ücretle çalışan özürlülerin talep edilmesinin önündeki engel nedir?

 

İspat 10. Varsayalım ki asgari ücretin üstünde 1.000 TL'den 60.000 özürlü çalışmaktadır. Bunların işverene maliyeti 2.000 TL olsun. Bunlar çıkarılıp asgari ücretle çalıştırılacağından, özürlülerin gelir vergisi muafiyeti olmasından ve SSK primlerini kamunun yatıracağından son durumdaki kişi başı maliyet 700 TL olsun. Aylık işverene bu formülle 78 Milyon TL kazandırılmaktadır. Yıllık ise bu meblağ 936 Milyon TL eder. Bu hesabın neresi yanlıştır?

 

İspat 11. Organize sanayi bölgesinde adresi olan bir şirketin bu işin ticaretini yapma yani özürlü çalıştırma zorunluluğunu karşılamak için diğer şirketlere fatura karşılığı iş yapmayacağının hukuki engeli nedir?

 

İspat 12. Adresini organize sanayi gösteren uyduruk bir şirketin özürlüyü evlerinde oturtup asgari ücretle evde oturtmasının bu hukukta engeli nedir?(Zira Müsteşar Bey halen evde oturana maaş ödenen bir uygulamanın olduğunu kendisi söyledi.)

 

İspat 13. Üniversite mezunu,  yüksek lisans veya doktora yapmış özürlülerin de aynı muameleye maruz kalmayacaklarının bakanlık yetkililerinin sözlerinin ötesindeki hukuki güvencesi nedir?

 

İspat 14. Bu kurulacak şirketin sadece ve sadece özürlülerin çalıştırılacağı bir toplama kampı olmayacağının güvencesi nedir?

 

İspat 15. Böyle toplama kampları başka hangi kesimler için vardır?

 

İspat 16. Toplama kamplarında uyduruk şirketlerde güya çalıştırılan özürlülerin aldıkları asgari ücret nedeniyle topluma karışması engellenerek tamamen hayatın dışına atılmış olmayacak mıdır?

 

İspat 17. Ne kadar eğitim alırsa alsın çalıştırılacağı yerin ve ücretin belli olduğu bir durumda özürlülerin eğitimin dışına da itilmesinin önündeki engel nedir?

 

İspat 18. Dünyada nerede bunun örnekleri vardır?

 

İspat 19. Mevcut sistemde ne aksadı da bu toplama kampları projesi hayata geçiriliyor?

 

İspat 20. Partimizin iktidar döneminde dünyada görülmediği oranda ve cumhuriyet dönemindeki istihdamdan daha fazla istihdam gerçekleştiren yani 178,577 (1 Ocak 2003–30 Kasım 2010) sistemin neresi başarısızdır?

 

İspat 21. Halen aktif iş arayan 83 bin iken, bunların 30 bini özürlü maaşı için mecburen yazılmış olup bakım desteği aldığından dolayı çalışamayacak olan, işçilerde 22.993 açık ve memurlarda da 30 bin iş varken bunları doldurduğunda çalışacak 2 bin özürlü nereden bulunacaktır?

 

İspat 22. Bir proje hayata geçirilirken ilgili veriler elde edilmiş midir? (Gerekçe metinleri dâhil olmak üzere elde edilmediği görülmektedir. Bkz: Tutanaklar)

 

Bütün bu ispatlar da göstermektedir ki özürlüleri dışlama, onlara ayrımcılık yapma pahasına da olsa bu bir maliyet düşürme projesidir.

 

İster maliyet düşürme veya ister sözde istihdam artırma veya her ne ad altında yapılırsa yapılsın her türlü ayrımcılık ve dışlama bir insan hakları ve evrensel hukuk normu ihlalidir. Aşağıdaki maddelerde yer alan ulusal ve uluslararası hukuk metinleriyle ispatlarımızı arz etmek istiyoruz.

 

İspat 23 :İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ

Madde 23

1.  Herkesin çalışma, işini serbestçe seçme, adaletli ve elverişli koşullarda çalışma ve işsizliğe karşı korunma hakkı vardır.

2.  Herkesin, herhangi bir ayrım gözetmeksizin, eşit iş için eşit ücrete hakkı vardır.

3.  Herkesin kendisi ve ailesi için insan onuruna yaraşır ve gerekirse her türlü sosyal koruma önlemleriyle desteklenmiş bir yaşam sağlayacak adil ve elverişli bir ücrete hakkı vardır."

 

Önerilen metinlerin yukarıdaki sözleşmeyle negatifin dışında bir ilgisi var mıdır? olmadığına göre yapılan ayrımcılık ve dışlamadır.

 

İspat 24: AVRUPA BİRLİĞİ TEMEL HAKLAR ŞARTI (2000/C 364/01)

Madde 15

Meslek Seçme ve Çalışma Özgürlüğü

1.  Herkes bir işte çalışma ve özgürce seçtiği veya kabul ettiği işini sürdürme hakkına sahiptir.

 

Hükmünün gereğini, zorlanan bu metinlerle yerine getirmiş olamayacağımız açık ve nettir.

 

İspat 25. AVRUPA SOSYAL ŞARTI

Madde l

Çalışma Hakkı

Akit Taraflar çalışma hakkının etkin bir biçimde kullanılmasını sağlamak üzere:

1. Tam istihdamı gerçekleştirmek üzere olabildiğince yüksek ve istikrarlı bir istihdam düzeyine ulaşmayı ve bu düzeyi korumayı başta gelen amaç ve sorumluluklardan biri saymayı;

2. Çalışanların özgürce edindikleri bir işle yaşamlarını sağlama haklarını etkin biçimde korumayı;

3. Tüm çalışanlar için ücretsiz iş bulma hizmetlerini sağlamayı veya korumayı;

4. Uygun mesleğe yöneltme, eğitim ve rehabilitasyon hizmetlerini sağlamayı veya geliştirmeyi;

taahhüt ederler."

 

Bu maddenin aksine özürsüzlerden ayrı ve sadece özürlüleri güya çalıştıracakları ortamlar öngörmektedir. Çalışma şartları olarak da en dipte bir çalışma ortamı oluşturmaya hukuki bir kılıf ve zemin hazırlanmaktadır.

 

İspat 26. BİRLEŞMİŞ MİLLLETLER SAKAT HAKLARI BİLDİRİSİ

Madde 7

Sakat kişiler ekonomik ve sosyal haklara, düzgün hayat standardı hakkına sahiptirler. Ayrıca yeteneklerine göre bir iş sağlamak, yararlı, verimli ve karlı bir işe girişmek veya bir sendikaya üye olmak gibi haklara sahiptirler.

 

Bu hükmün de aksine bir durumu meydana getirmek için hazırlanmış metinler olduğu açıkça görülmektedir.

 

İspat 27. EKONOMİK, SOSYAL VE KÜLTÜREL HAKLAR  ULUSLARARASI SÖZLEŞMESİ

III. BÖLÜM, Maddi Haklar,

Madde 6. 

Çalışma hakkı

1. Bu Sözleşmeye Taraf Devletler herkesin çalışma hakkını tanır ve bu hakkı korumak için gerekli tedbirleri alır. Çalışma hakkı, herkesin kendi seçtiği ve girdiği bir işte çalışarak geçimini sağlama imkânına ulaşma hakkım da içerir.

2. Sözleşmeye Taraf Devletlerin çalışma hakkını tam olarak gerçekleştirmek üzere alacağı tedbirler arasında, teknik ve mesleki rehberlik hizmetleri ile öğretim programları yapmak, bireyin temel siyasal ve ekonomik özgürlüklerini koruyan şartlar içinde ekonomik, sosyal ve kültürel gelişme ile tam ve üretken istihdamı sağlamak için gerekli politikaları ve yöntemleri uygulamak da yer alır.

 

İspat 28. ÖZÜRLÜ KİŞİLERE İSTİHDAMDA FIRSAT EŞİTLİĞİ SAĞLANMASI İLE İLGİLİ AB KONSEYİ İLKE KARARI

Özürlü Kişilere İstihdamda Fırsat Eşitliği Sağlanması ile İlgili, 17 Haziran 1999 tarihli, Konsey Kararı, (1999/C 186/02)

1.Konsey, özellikle Avrupa İstihdam Stratejisi çerçevesinde olmak üzere, özürlü kişilerin iş piyasasına katılmalarını sağlamaya yönelik üye ülkeler tarafından planlanan ve gösterilen çabaları takdirle karşılar; yıllık istihdam rehberleri girişimini de aynı şekilde memnunlukla benimser.

2.Konsey, istihdam ile ilgili ulusal faaliyet planlarının yukarıda belirtilen politikaların güçleneceği kapsamlı bir platform oluşturacaklarını da vurgular. Buna göre üye ülkelerden;

(a)Kendi ulusal istihdam politikalarının çerçevesi içinde ve özürlü kişiler ile ilgili sivil toplum örgütleri ve sosyal tarafları ile birlikte, kendi işlerini kurmaları da dâhil olmak üzere özel sektörde olsun, kamu sektöründe olsun, özürlü kişilerin istihdam fırsatlarını geliştirme ve bu gibi kişilerin iş piyasasına girmelerini sağlayacak - hem ayrımcılıkları ortadan kaldırıcı, hem de piyasaya girmelerini sağlayıcı-  eylem ve işlemlere özel önem vermeleri;

(b)Özürlü kişilere istihdamda fırsat eşitliğini teşvik etmek için Avrupa Yapısal Fonu’nun mevcut ve ilerideki olanakları ile topluluk girişimlerinden en üst düzeyde yararlanmaları;

(c)Ayrıca, yukarıda belirtilen konu ile ilgili olarak yeni istihdam olanaklarının yaratılması ve özürlü kişilerin önündeki engellerin kaldırılması konuları ile ilgili olarak bir “bilgi toplumunun” geliştirilmesi konusuna özel önem verilmesi istenilmektedir.

3.Konsey, sosyal tarafların olumlu uygulamalarını Avrupa düzeyinde belirleme girişimlerinden memnunluk duyar ve her düzeydeki sosyal tarafları, özürlülerle işbirliği içerisinde istihdam olanaklarının artırılmasında ve işin örgütlenmesinde değişimler için görüşmelerin yapılmasına katılmaya davet eder.

4.Konsey, kendi deneyimlerini iş piyasasındaki diğer ilgililere duyurmak ve onlar ile paylaşmak üzere özürlü kişileri ve onların kuruluşlarını, eşit istihdam fırsatları sağlama amacına katkıda bulunmaya davet eder.

5.Konsey, mevcut yasal yollardan ve uygulamalardan en üst düzey yararlanma yanında yeni kurallar da benimseyerek, topluluk kuruluşlarının kendi hizmetleri çerçevesinde özürlü kişiler için istihdamda fırsat eşitliği oluşturmalarını teşvik eder.

6.Konsey, karşılaştırılabilir verilere dayanarak özürlü kişilerin istihdamlarının geliştirilmesi ve analizi için özellikle topluma katılma ilkesine göre ve Avrupa istihdam ilkeleri çerçevesi içerisinde, üye ülkeler ile birlikte çaba göstermesi için Komisyon’a çağrıda bulunur.

7.Konsey;

·  Yeni bilgilere ve iletişim teknolojilerine ulaşım da dâhil olmak üzere teknik ekipmanlar gibi iş yeri donanımlarında;

·  İş yerlerine ulaşımda;

·  İş için istenilen yetenek ve becerilerde ve

·  Mesleki yönlendirme ve işe yerleştirme hizmetlerinde;

uygun destek ve haksız yere işten çıkarmaya karşı koruma sağlanırsa, çalışanların işe alınıp o işte kalabilmelerine özel önem verilirse, tutarlı bir küresel politika çerçevesi içerisinde, özürlü kişilerin istihdamlarında ilerleme elde edilebileceğini teyit eder.

8.Konsey, özürlü kişilere istihdamda fırsat eşitliği sağlanması ile ilgili olarak Komisyon’un bir mevzuat önerisinde bulunma niyetini dikkate alır.

 

Bu belgenin sosyal tarafları ihmal etmek başta olmak üzere tersi ne varsa aynısı yapılmıştır.

 

İspat 29. ÖZÜRLÜLER İÇİN FIRSAT EŞİTLİĞİ HAKKINDA AB KONSEY İLKE KARARI

 

Özürlü kişilere fırsat eşitliği sağlanması ve bunlar aleyhindeki olumsuz ayrımcılığın ortadan kaldırılması ile ilgili amaçların, üye ülkelerin her birisinin bu amaçlara ulaşmak için bağlantılılık ilkesine ve kaynaklar için verdiği azami ölçüde kendi kural ve hükümlerini kabul etmelerini engellemeyecek olmasına göre:

I. Aşağıdaki Konulardaki Taahhütlerini Yenilerler

1.  Özürlü Kişilere Fırsat Eşitliği Sağlanması ile ilgili Birleşmiş Milletler Standart Kuralları’nın temelini oluşturan ilke ve kurallara bağlılık;

2.  Özürlü kişilerin rehabilitasyonları için tutarlı bir politika oluşturulması hakkındaki 9 nisan 1992 tarihli Avrupa Konseyi kararının dayanağını oluşturan fikirlere bağlılık;

3.  Özürlülük konusunda kapsamlı politikaları geliştirirken fırsat eşitliği ilkesine bağlılık; ve

4. Sırf özürlülük durumlarına dayanılarak uygulanacak her hürlü olumsuz ayrımcılığın engellenmesi ilkesine bağlılık.

 

İspat 30. SAKATLAR İÇİN BİRLEŞMİŞ MİLLETLER STANDART KARARLARI

Kural 7  - İstihdam

Devletler; sakatların en doğal haklarını özellikle istihdam alanında kullanmak zorunda oldukları prensibini kabul etmelidirler.

İstihdam ile ilgili kanunların ve tüzüklerin, sakatlara karşı ayrım yapmayan ve sakatların istihdam edilmeleri yolunda engeller koymayan bir yapıda olmaları zorunluluğu vardır.

Devletlerin faaliyet programları:

a) Her türden sakatın kullanıp çalışabileceği özelliklere sahip işyerlerinin, binaların ve müştemilatının dizayn edilerek yapılmasını sağlayacak önlemleri,

b) Yeni teknolojilerin kullanılmasını; aletler ve donamlar gibi yardımcı cihazların üretilmesinin ve geliştirilmesinin desteklenmesini ayrıca sakatların istihdam edilmelerine ve sürekli olarak çalışmalarına imkân verecek olan cihaz ve donanımların sakatlarca elde edilmesini kolaylaştıracak önlemleri almayı,

c) Uygun eğitim verilerek, sakatların bunlara yerleştirilmesi ve de personel yardımı ile yardımı ile tercümanlık hizmetleri konusunda sürekli destek verilmesi hükmünü kapsamalıdırlar.

Devletler; sakat işçilere karşı toplumdaki önyargılarını ve olumsuz tutumların yok edilerek, toplumun bilinçlendirilmesi yolunda kampanyalar başlatmalı ve bunları desteklemelidirler.

İşveren olarak Devletler; sakatların kamu sektöründe istihdam edilebilmelerini sağlayacak uygun çalışma şartlarını oluşturmalıdırlar.

Özel ve resmi olmayan sektörlerdeki eğitim ve istihdam programlarında sakatların da kapsam içine alınmasını sağlayacak önlemler yasallaştırılmalıdır.

Eğitim ve istihdam olanaklarını, boş zaman yaratmayı, part-time çalışmayı, iş paylaşımını, kendi namı hesabına çalışmayı ve refakatçiler bulunmasını sağlayacak önlemlerin alınması sırasında, Devletler, işçi sendikaları ve işverenler, sakatlarla ilgili kuruluşlarla işbirliği içersinde birlikte çalışmalıdırlar.

 

İspat 31. İstihdamda ve İşte Eşit Muamele konusunda Genel Çerçeve Saptayan 27 Kasım 2000 tarih ve 2000/78 EC sayılı KONSEY TALİMATI (Avrupa Birliği Konseyi)

Avrupa Birliğini oluşturan antlaşmayı ve özellikle bu antlaşmanın 13. no’lu maddesini, Komisyonun önerisini(1), Avrupa Parlamentosu’nun Görüşünü(2) , Ekonomik ve Sosyal Komitenin görüşünü(3), Bölgeler Komitesinin Görüşünü(4) dikkate almış, aşağıda belirtilen şu hususları da göz önünde bulundurmuştur:

(4)  Herkesin yasalar karşısında eşit olma hakları ile ayrımcılığa karşı korunmaları evrensel haklardan olup bu haklar İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması ile ilgili Birleşmiş Milletler Konvansiyonu, Vatandaşlık ve Siyasal Haklarla Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara ilişkin Birleşmiş Milletler Antlaşmaları ile İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına ilişkin Avrupa konvansiyonu tarafından benimsenmiştir. Bu belgeler üye ülkelerin hepsi tarafından kabul ve imza edilmiştir. Ayrıca, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO)’nün 111 sayılı konvansiyonu da istihdam ve çalışmada ayrımcılığı yasaklamaktadır.

(6)  İşçilerin Temel Sosyal Hakları ile ilgili Topluluk Antlaşması, yaşlı ve özürlü kişilerin topluma katılmalarına ilişkin uygun faaliyetlerin gerçekleştirilme gereği de dâhil olmak üzere her türlü ayrımcılıkla mücadelenin önemini tanımaktadır.

(8)   10 ve 11 Aralık 1999 tarihinde Helsinki’de toplanan Avrupa Konseyi tarafından kabul edilen 2000 yılı için İstihdam İlkeleri’nde, özürlüler gibi gruplara karşı uygulanan ayrımcılıkla mücadeleye yönelik tutarlı politikaların oluşturulması ile sosyal katılıma olanak veren bir istihdam piyasasını teşvik gereği vurgulanmaktadır. Söz konusu ilkelerde aynı zamanda yaşlı işçilerin işgücüne katılımlarını artırmak üzere bu durumdaki işçilerin desteklenmesine özel önem verilmesi üzerinde de durulmaktadır.

(11) Din ve inançlara, özürlülüğe, yaşa veya cinsiyete dayanan ayrımcılık, Avrupa Topluluğu Antlaşması’nın amaçlarına erişilmesini, özellikle de yüksek düzeyde istihdama ve sosyal korunmaya ulaşılmasını, yaşam standartlarının yükseltilmesini, ekonomik ve sosyal birliği ve dayanışmayı ve kişilerin serbest dolaşımlarını engelleyebilir.

(12)  Bu konuyla ilgili olarak bu talimatın kapsamına giren konu ve alanlarda dine, inanca, özürlülüğe, yaşa, cinsiyete dayalı ayrımcılık topluluk genelinde yasaklanmalıdır. Bu yasaklanma üçüncü ülkelerin vatandaşları için de uygulanmalıdır; ancak bu kural, vatandaşlığa dayanan farklı muameleleri kapsamadığı gibi üçüncü ülkeler vatandaşlarının Topluluk ülkelerine girme, oturma ve topluluk ülkelerinde iş bulma ve çalışma hükümlerini de ortadan kaldırmaz.

(15)  Dolaylı veya dolaysız şekilde ayrımcılığı gösteren olaylardan sonuç çıkarmak, ulusal yasalara ve uygulamalara dayanarak yine ulusal hukuk kurumlarının veya benzer yetkili makamların ilgilenecekleri konulardır. Söz konusu yasal kurallar, özellikle dolaylı ayrımcılığın istatistik kanıtlar da dahil olmak üzere bu yoldan kanıtlanabileceğini belirtebilirler.

(16)  Çalışma yerlerinde özürlü kişilerin ihtiyaçlarını karşılayacak önlemlerin alınması, özürlülüğe dayalı ayrımcılık ile mücadelede önemli bir rol oynar.

(20)  İşyerlerinin özürlülere uygun hale getirilmesi konusunda önlemler alınmalı, bu arada örneğin çalışma yerleri ve ekipmanları, çalışma saatleri, görev paylaşımları, eğitim olanakları, entegrasyon kaynakları özürlülük durumlarına uydurulmalıdır.

(27) Konsey, Topluluk içerisinde özürlü kişilerin istihdamı ile ilgili 24 Temmuz 1986 tarih ve 86/379/EEC sayılı tavsiyesinde(1), özürlü kişilerin istihdam ve eğitimlerinin teşvikine ilişkin olumlu faaliyet örnekleri veren bir çerçeve-rehber de belirtmiş, buna ek olarak özürlü kişilere ilişkin eşit istihdam fırsatları sağlanması konusundaki 17 Haziran 1999 tarihli kararında(2) özürlü kişiler ile ilgili olarak başka hususlarla birlikte bunların işe alınmaları, işin devamlılığı, eğitimleri ve hayat boyu öğrenmeleri konularına verilmesi gereken önemi teyit etmiştir.

(30) Eşitlik ilkesinin etkin bir şekilde uygulanması, ayrımcılıktan zarar görülmesine karşı yeterli yasal korumayı gerektirir.

(31) Açıkça belli bir ayrımcılık olayının varlığı ile ilgili olarak “kısıtlama yükümlülüğü” kuralı benimsenmeli ve eşit muamele ilkesinin etkin bir şekilde uygulanmasının sağlanması için ayrımcılık kanıtları ortaya konulduğunda kanıtlama yükümlülüğü savunan tarafa geçmelidir. Ancak, davacının belli bir din veya inancın sahibi olduğunu, belli bir özürlülüğünün bulunduğunu, belli bir yaşta olduğunu, belli bir cinsel yöneliminin bulunduğunu kanıtlamak, davalının yükümlülüğü kapsamında değildir.

 

İspat 32. AVRUPA KONSEYİ ÖZÜRLÜLER EYLEM PLANI 2006 – 2015

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin Üye Devletlere Yönelik Rec(2006)5 sayılı Tavsiye Kararı, Özürlü bireylerin haklarını ve topluma tam katılımını teşvik etmeye yönelik Avrupa Konseyi Özürlüler Eylem Planı 2006 – 2015: “Avrupa’da özürlü bireylerin yaşam kalitesinin yükseltilmesi

Özürlüler Eylem Planı’nın İstihdam, Mesleki Eğitim ve Rehberlik başlıklı 5. Eylem alanında aşağıdaki hususlar ifade edilmiş olup üye devletlerin yükümlülüğündedir.

"İstihdam, çalışma çağındaki vatandaşların ekonomik bağımsızlığının ve sosyal bütünleşmesinin sağlanmasında en temel unsurlardandır. Özürlü olmayan bireylerle karşılaştırıldığında, özürlü bireylerin istihdam ve işgücüne katılım oranları oldukça düşüktür. İş gücüne katılımın önündeki bütün engellerin ele alınabilmesi için işgücüne katılımı yükseltmeye yönelik politikaların - özürlü bireylerin istihdam potansiyelleri doğrultusunda - çeşitlendirilmesi ve kapsamlı hale getirilmesi gerekmektedir. Özürlü bireylerin istihdam durumunun iyileştirilmesinden yalnızca özürlü bireyler değil, işverenler ve bir bütün olarak toplumun kendisi de faydalanacaktır.”

“Bu eylem alanında özürlü bireylerin istihdama daha yüksek oranlarda katılımlarının sağlanması ve özürlülere kariyer tercihi sağlanması için gerekli zeminin oluşturulması, doğru seçimlerin sağlanmasında gerekli destek ve yapılar için temellerin atılması hedeflenmektedir. Bütün tedbirler kamu kuruluşlarının yanı sıra özel teşebbüs için de geçerli olacaktır.”

 

İlgili alanın hedefler bölümünde;

i.  özürlü bireylerin fırsat eşitliğine sahip olmalarını sağlayacak olumlu eylem ve ayrımcılıkla mücadele tedbirlerinin birleştirilmesi yoluyla, özürlü bireylerin açık işgücü piyasasında istihdam edilmesini sağlamak,

ii. ayrımcılığa yönelik çözüm yolları aramak ve özürlü bireylerin mesleki eğitim, rehberlik ve değerlendirme hizmetlerine ve istihdamla ilişkili diğer hizmetlere katılımlarını desteklemek,

maddeleri yer almaktadır.

Eylem Planında ayrıca üye devletler tarafından icra edilecek özel eylemler arasında aşağıdaki husus yer almaktadır.

“seçim ve işe alım aşamaları da dâhil olmak üzere istihdamın her aşamasında ve kariyer ilerlemesine ilişkin tüm tedbirlerde ayrımcılığa karşı koruma sağlamak”

 

İspat 33. 159 NOLU ILO SÖZLEŞMESİ: SAKATLARIN MESLEKİ REHABİLİTASYONU VE İSTİHDAMI SÖZLEŞMESİ

Madde 4

Söz konusu politika, genel olarak sakat işçilerle sakat olmayan işçiler arasında fırsat eşitliği ilkesi üzerine kurulur. Sakat kadın ve erkek işçiler için fırsat ve muamele eşitliği göz önünde tutulur.

Sakat ve diğer işçiler arasında etkin bir fırsat ve muamele eşitliğinin tesisine yönelik özel olumlu himaye tedbirleri sakat olmayan işçiler aleyhine bir ayırımcılık olarak kabul edilmeyecektir.

 

İspat 34. AYRIMCILIK (İŞ VE MESLEK) SÖZLEŞMESİILO Kabul Tarihi: 4 Haziran 1958

Kanun Tarih ve Sayısı: 13.12.1966 / 811

Resmi Gazete Yayım Tarihi ve Sayısı: 22.12.1966 / 12484

Bakanlar Kurulu Kararı Tarih ve Sayısı: 2.9.1967 / 6-8730

Resmi Gazete Yayım Tarih ve Sayısı: 21.9.1967 / 12705

MADDE 1

*   Bu sözleşme bakımından "Ayırım" deyimi;

*   Irk, renk, cinsiyet, din, siyasal inanç, ulusal veya sosyal menşe bakımından yapılan iş veya meslek edinmede veya edinilen iş veya meslekte tabi olunacak muamelede eşitliği yok edici veya bozucu etkisi olan her türlü ayrılık gözetme, ayrı tutma veya üstün tutmayı

*   İlgili üye, memleketin, varsa temsilci, işçi ve işveren teşekkülleri ve diğer ilgili makamlarla istişare etmek suretiyle tespit edeceği, meslek veya iş edinmede veya edilen iş veya meslekte tabi olunacak muamelede eşitliği yok edici veya bozucu etkisi olan bütün diğer ayrılık gözetme, ayrı tutma veya üstün tutmayı,

ifade eder.

*   Belirli bir iş için, o işin mahiyeti icabı yapılan, herhangi bir ayrılık gözetme, ayrı tutma veya üstün tutma ayırım sayılmaz.

*   Bu sözleşme bakımından "İş" ve "Meslek" terimleri, mesleki eğitime, bir işe ve çeşitli mesleklere girmeyi ve çalışma şartlarını kapsar.

MADDE 2

Bu sözleşmenin yürürlükte bulunduğu üye memleketler, ulusal şartlara ve tatbikata uygun metotlarla; bu sözleşmede ele alınan anlamda her türlü ayırımı ortadan kaldırmak maksadıyla işveya meslek edinmede ve edinilen iş veya meslekte tabi olunacak muamelede eşitliği geliştirmeyi hedef tutan milli bir politika tesbit ve takip etmeyi taahhüt eder.

 

İspat 35.  TÜRK CEZA KANUNU.

MADDE 122

"Ayırımcılık (1) Kişiler arasında dil, ırk, renk, cinsiyet, özürlülük, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım yaparak;

a)    Bir taşınır veya taşınmaz malın satılmasını, devrini veya bir hizmetin icrasını veya hizmetten yararlanılmasını engelleyen veya kişinin işe alınmasını veya alınmamasını yukarıda sayılan hallerden birine bağlayan," denilmekte ve yaptırımı da

b)    "Kimse hakkında altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası verilir." öngörülmektedir.

 

Yukarıdaki ulusal mevzuat da yapılan tür ayrımcılık eylemini suç olarak ilan etmiştir.

 

 

 

New Page 1
Ak Parti Web Sitesi